Diyarbakır'da Narin Güran Cinayetinde Karar: Anne, Ağabey ve Amcaya Ağırlaştırılmış Müebbet

Diyarbakır'da 8 yaşındaki Narin Güran'ın feci şekilde öldürülmesiyle ilgili açılan davanın ikinci duruşması, üçüncü gününde sonuçlandı. Mahkeme, küçük Narin'in ölümüyle ilgili olarak anne, ağabey ve amcaya ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verdi. Cinayete yardım etmekle suçlanan komşu ise delilleri karartmaktan 4 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırıldı. Karar, Türkiye'de büyük yankı uyandıran ve kamuoyunun vicdanını derinden yaralayan bu cinayet davasında önemli bir dönüm noktası oldu.

Olayın Geçmişi ve Yargılama Süreci

Diyarbakır'ın Bağlar ilçesine bağlı Tavşantepe Mahallesi'nde 21 Ağustos'ta kaybolan 8 yaşındaki Narin Güran, 19 gün sonra, 8 Eylül'de Eğertutmaz Deresi'nde cansız bedeni bulunmuştu. Olayın ardından başlatılan soruşturma sonucunda Narin'in annesi Yüksel Güran, ağabeyi Enes Güran, amcası Salim Güran ve komşuları Nevzat Bahtiyar gözaltına alınarak tutuklanmıştı. Sanıklar, "iştirak halinde çocuğa karşı kasten öldürme" suçlamasıyla ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istemiyle yargılanıyordu.

Davanın ikinci duruşması, gergin bir atmosferde üç gün boyunca devam etti. Duruşmanın son gününde mahkeme heyeti, karar öncesinde adeta bir gerginlik sinyali vererek, "Saat 18.20, saat 21.00’de hazır olun. Duruma göre bakacağız. Ambulanstan bir ekip burada olsun" ifadelerini kullanmıştı. Bu durum, davanın önemini ve karar aşamasının hassasiyetini gözler önüne seriyordu.

Sanıkların Son Sözleri ve Mahkeme Kararı

Karar öncesinde sanıklara son sözleri soruldu. Anne Yüksel Güran, "Yüreğim yaralıdır ama rabbim şahidir kızımın asla katili olmamışım asla kızıma zarar vermedim rabbim hakkımı bırakmasın" diyerek beraat talep etti. Ağabey Enes Güran, "Ben hep doğru konuştum. Hakkımı yiyenlere hakkım helal değil. Mahkeme ne derse odur, üzerime atılı suçları kabul etmiyorum serbest bırakılmak istiyorum" ifadelerini kullandı. Amca Salim Güran ise "Narin benim yeğenimdir bu dünyada en son zarar verecek insan benim, ben Narin'e zarar vermedim. Öküz meydanda ama kimse burada demiyor" diyerek suçsuz olduğunu savundu. Komşu Nevzat Bahtiyar, "Narin'i ben öldürmedim. Cesedini Salim Güran bana verdi ben de taşıdım. Taşıma cezası neyse ben razıyım yemin ederim ben öldürmedim" diyerek cinayetle ilgisi olmadığını iddia etti.

Mahkeme heyeti, sanıkların savunmalarını ve delilleri değerlendirerek kararını açıkladı. Anne Yüksel Güran, ağabey Enes Güran ve amca Salim Güran, "iştirak halinde çocuğa karşı kasten öldürme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı. Komşu Nevzat Bahtiyar ise suç delillerini gizleme ve yok etme suçundan 4 yıl 6 ay hapis cezası aldı.

Kamuoyunda Yankı

Narin Güran cinayeti davasında verilen karar, toplumda büyük bir rahatlama yarattı. Özellikle çocuklara karşı işlenen suçlara karşı gösterilen hassasiyet, bu davada da kendini gösterdi. Kararın ardından sosyal medyada ve basında yapılan yorumlarda, adaletin yerini bulduğu ve suçluların cezalandırıldığı yönünde genel bir memnuniyet hakim oldu.

Davanın Ardından

Bu dava, Türkiye'de aile içi şiddet ve çocuk istismarı konularının ne kadar önemli olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi. Narin Güran'ın trajik ölümü, toplumda derin bir üzüntüye yol açarken, benzer olayların yaşanmaması için alınması gereken önlemlerin tartışılmasına da vesile oldu. Verilen bu ağır cezalar, bu tür suçları işlemeyi düşünenlere karşı caydırıcı bir mesaj niteliği taşıyor. Ancak toplumun bilinçlendirilmesi, ailelerin desteklenmesi ve çocukların korunması için daha fazla çaba gösterilmesi gerektiği de açıkça görülüyor.