“Ayağımın Topuğundan Kesildi... Hayata Karşı Ayağa Kalkmak Daha Zor Oldu” – Tahir Kavri Anlatıyor
Bir zamanlar sokakların özgür adımlarını atan, insanlarla selamlaşmanın, gökyüzüne bakmanın mutluluğuyla yaşayan Tahir Kavri, bugün bambaşka bir hayatın içinde. Ayağının topuğundan itibaren kesilen bedeniyle evine hapsolmuş, dış dünyadan uzak kalmış bir adam.

“Bu hastalık beni bitirdi” diyor Tahir Bey. Sadece fiziksel değil, derin bir duygusal çöküntü yaşıyor. Onun için sokaklar artık bir görüntü değil; yüreğinde açılan boşluklar. Evde sessiz bir yalnızlık var, adımlarının bıraktığı izler artık sadece hafızasında.
“Çevreyi, dolaşmayı çok özledim,” diye devam ediyor. Basit ama bir ömür boyu değerli anların simgesi olan bu şeyler, artık ulaşamadığı hayaller olmuş.
Tahir Kavri’nin özlemi sadece dışarı çıkmakla sınırlı değil; o, kendine, ayağa kalkabilen, yürüyebilen, gülümseyebilen eski haline dönmeyi arzuluyor. Yaşamı boyunca büyük hayaller peşinde koşmadı.
“Ben bu hayata biraz yaşamak için gelmiştim,” diyor. Azıcık mutluluk, samimi gülüşler ve zamanı geldiğinde kimseye yük olmadan gitmek istiyordu.
Ama hayat ona bu basit arzuyu bile çok gördü. Bedeni kırıldı, ruhu yara aldı. Yalnızlık, ihmal ve anlaşılmamışlıkla örülü görünmeyen yaralar taşıyor. “Anlamadım, anlayamadım bu hayatı,” diyor Tahir Kavri. Sorular çok, cevaplar yok.
Bugün hâlâ yaşıyor ama yaşamak sadece nefes almak değil. İçindeki sarsıcı soru devam ediyor: “Neden bu kadar zor oldu yaşamak?”
Tahir Kavri’nin hikayesi, sadece bir bedenin değil, bir insanın, umutla, dirençle ayakta kalma mücadelesinin sessiz çığlığı.
İletişim: 05347170129
İletişim: 05459666419
Tepkiniz Nedir?






