Emeğin Yüzüne Tokat: 204 İnsanın Umudu Kimlerin Gölgelerinde Kayboldu?

Bir şehir düşünün… Küçük umutların, büyük haksızlıklarla boğulduğu bir şehir. Ve o şehirde, bir sabah, tek tek telefonları çalıyor insanların. “Artık işe gelmeyin” deniyor. Ne bir açıklama var, ne bir gerekçe. Sadece soğuk bir cümle: “Artık siz yoksunuz.” Iğdır Belediyesi’nde işten çıkarılan 204 işçi… Her biri, yıllarca emek vermiş, alın teri dökmüş, sabahı geceye katmış insanlardı. Ve şimdi, tek kalemde silindiler. Bir bürokratın imzasıyla, bir siyasi hesapla, bir suskunluk komplosuyla…

12 Haz 2025 - 02:26
12 Haz 2025 - 18:32
 0  62
Emeğin Yüzüne Tokat: 204 İnsanın Umudu Kimlerin Gölgelerinde Kayboldu?

Cantürk Alagöz Nerede?

Mahkemeden Gelen Nefes: Kısa Ömürlü 

Bir Umut Yerel mahkeme, “bu insanlar haksız yere işten atılmış” dedi. İşe iade kararı verdi, tazminat hakkını tanıdı. 204 hane, 204 mutfak, 204 kalp yeniden çarpmaya başladı. 

Ama o umut, daha çiçek açmadan kurudu. Çünkü belediye karara itiraz etti. Dosya Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi’ne gitti, karar bozuldu.

Şimdi ne işe dönüş var, ne tazminat… Geriye sadece sessizlik. Bir de kırılmış umutlar, incinmiş adalet duygusu ve içi boş bir “hukuk devleti” hayali.Bu İnsanlar Dosya Değil, Hayat Taşıyor

Unutmayın: İşten atılan bu 204 kişi sadece "personel" değil. Kimi evladına ayakkabı alamamanın utancıyla, kimi kirayı ödeyememenin çaresizliğiyle mücadele ediyor.

Bu insanlar toplumun çimentosudur. İnşaatlarda harç karan, parklarda çöp toplayan, fen işleri sahasında güneşin altında çalışan insanlar... İnsanlığın yerle bir edilmediği yerlerde, onlar kutsaldır. Ama bu şehirde… Onlar kaderlerine terk edildi.               Ve Bir Gösteri Başladı:

 Sahneye Kim Çıktı? Tam bu adaletsizlik ve çaresizlik içinde, bir isim öne çıktı: Himmet Bozan. Kendine “sendikacı” diyen, aslında ne müzakere bilen ne de mücadele…

 Mikrofonu aldı, çadırı kurdu, bağırdı, çağırdı. Gazetecilere pozlar verdi, sosyal medyada manşetlere çıktı.Ama işçinin hakkı için değil; kendi hikayesini yazmak için… Ne bir strateji sundu, ne bir yol haritası çizdi. Belediyeyle masaya oturmak bir yana, sorumluluk almaktan bile uzak durdu.

                Çünkü Bozan, şov yaptı.İşçinin omuzuna çıkıp kendi egosunu büyüttü. Sokak kabadayılığına soyundu, kamuoyunu gerilimle besledi. Bir sendika başkanından çok, unutulmuş bir figüran gibiydi. Ama rol kesmeye devam etti.

Gerçek Mücadele Mikrofonla Değil, Cesaretle Yapılır

Sendikacılık yüksek sesle bağırmak değil, yüksek sorumlulukla susabilmektir bazen. İşçiyi temsil etmek, onun sırtına basıp kendini büyütmek değil; onunla birlikte yürümektir.Ama sen, Himmet Bozan, Bu sorumluluğun altına girmedin. Kameralara konuşmayı seçtin ama belediye başkanının kapısını çalmadın. Eylem yaptın ama çözüm üretmedin. Kavga ettin ama işçiyi korumadın.

Sen, bu mücadeleyi kendi sahne oyununa çevirdin. Bu Şehir Artık Sizi Tanıyor Iğdır seni izledi. Önce umutla… sonra kuşkuyla… şimdi öfkeyle.                Son Söz Himmet Bozan;

Senin savaşın işçi için değildi.

Kendi ismin, kendi hayalin, kendi sahnen içindi. Ama unutma: Emeğin üstüne basarak yükselenler, günü gelir emekle yıkılır.

Gerçek sendikacı, kriz anında gölgede kalan değil; öne çıkıp ateşi söndüren kişidir.

 Sen yangına körükle gittin. Ve bu halk, artık seni izlemiyor. Hesap soruyor.

Tepkiniz Nedir?

Beğen Beğen 0
Beğenme Beğenme 0
Aşk Aşk 0
Eğlenceli Eğlenceli 0
Sinirli Sinirli 0
Üzgün Üzgün 0
Vay Vay 0
Tahir Kavri Gazeteci Tahir Kavri (((Alo))) İhbar